Eşsiz prosedür: Raylı rüzgar gücü santralinin inşası başladı

Rüzgar gücü son yıllarda birçok ülkede pak güç dönüşümünün temel direklerinden biri haline gelse de, bölüm son devirde maliyet artışları ve siyasi baskılar nedeniyle türbülansa girmiş durumda. Fakat Bill Gates’in yatırım takviyesini ardına alan Airloom Energy, bu durumu fırsata çevirmeye hazırlanıyor. Şirket, klasik rüzgar türbini anlayışını büsbütün değiştirerek ilk pilot santralinin inşasına resmen başladı.

Şirket, Wyoming eyaletinde Laramie kentinin kuzeybatısında yer alan pilot alanında çalışmalarına resmen başladı. Birinci sistem yaklaşık 150 kilovat elektrik üretecek, lakin kullanılan kesimler daha sonra megavat ölçeğinde tesislerde de kullanılabilecek.

Rüzgar gücüne yeni bir bakış

Airloom, rüzgar gücünde radikal bir tasarım değişikliği sunuyor. Klâsik dev türbinlerin tersine, yaklaşık 18-30 metre yüksekliğinde olan bu sistem, uzun kanatlar yerine çok daha kısa kanatları oval bir ray üzerinde döndürüyor. Bu yapı sayesinde sistem hem daha alçak profilli hem de modüler yapıya sahip olabiliyor. Sistemin kendisi kolay olduğundan kullanılan kanat sayısı yahut yükseklik projeye nazaran modifiye edilebilir. Hatta bir platform aracılığıyla açık denize de kurulabilir.

Pilot projede ray uzunluğu küçük bir koşu pisti büyüklüğünde lakin ileride planlanan 3 megavatlık versiyon çok daha büyük olacak. Sistem ölçeklenebilir yapısıyla hem büyük güç gereksinimlerine karşılık verebilir hem de tarım yahut güneş gücüyle entegre biçimde kullanılabilir. Firma, birebir alan büyüklüğünde klasik rüzgar türbinlerine kıyasla kendi sistemlerinin daha fazla güç çıktısı üreteceğini söylüyor.

Yol haritasına nazaran birinci ticari demo tesis ise 2026’da kurulacak. Airloom, birinci ticari ölçekli sistemini 2027 yahut 2028 yıllarında devreye almayı planlıyor. Bu tesisin bir data merkezi ya da askeri üs için kullanılması öngörülüyor. Airloom’un gayesi sırf türbin dizaynını değiştirmek değil; birebir vakitte rüzgar gücünü daha ucuz, esnek ve erişilebilir hale getirmek. Şirket, devlet teşvikleri olmadan bile rekabetçi fiyatlara ulaşabileceğini tez ediyor.